Çek Zamanaşımı: Yargıtay Kararlarıyla Hak Kaybı Riskleri ve Uygulama Esasları
- Mine Akpınar
- 6 gün önce
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 1 gün önce

Çek zamanaşımı, alacaklıların en çok dikkat etmesi gereken konulardan biridir. Zamanaşımı süresinin dolması, çekin kambiyo senedi vasfını yitirmesine ve alacağın tahsilinin ciddi biçimde zayıflamasına neden olur.
Bu yazı, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına dayanarak çeklerde zamanaşımı sürelerini, alternatif başvuru yollarını ve hak kaybı risklerini kapsamlı biçimde incelemektedir.
1. Yargıtay’a Göre Çeklerde Zamanaşımı Süresi
Yargıtay kararlarında, çek zamanaşımı için 03.02.2012 tarihi kritik bir dönüm noktası olarak belirlenmiştir. Bu tarih, 6273 sayılı Kanun ile zamanaşımı süresinin 6 aydan 3 yıla çıkarıldığı tarihtir. Uygulanacak sürenin tespitinde, çekin keşide tarihi değil ibraz süresinin bittiği tarih esas alınır.
Yargıtay 12. HD, 2022/9057 E.“6273 Sayılı Kanunun 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde zaman aşımı süresi altı ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise üç yıl olmakla.”
Bu ilke, kanunların geriye yürümemesi ve borçlu lehine kazanılmış hakların korunması esasına dayanır.Yargıtay ayrıca, süresi dolmuş bir çekin yeni kanunla canlandırılamayacağını belirtmiştir:
Yargıtay 12. HD, 2012/23961 E.“Yasa değişikliği yürürlüğe girmeden önce altı aylık süre dolmuşsa, bu alacak yeni süreden yararlanarak canlandırılamaz.”
2. Zamanaşımının Sonuçları: Çekin Hukuki Niteliği Değişir
Zamanaşımı süresinin dolmasıyla birlikte çek, kambiyo senedi vasfını yitirir.Bu durumda alacaklı artık kambiyo senetlerine özgü takip yapamaz, çek “illetten mücerret” niteliğini kaybeder ve alacağını genel hükümlere göre ispat etmek zorunda kalır.
Yargıtay 13. HD, 2009/8415 E.“Borçlunun zamanaşımı itirazında bulunması halinde icra mahkemesi takibin durdurulmasına karar verir.”
Bu hak kaybı, alacağın tahsil kabiliyetini zayıflatan en önemli risklerden biridir.
3. Alternatif Hukuki Yollar: Çek Zamanaşımı Sonrası İki Fırsat
Zamanaşımına uğramış bir çek, tamamen değersiz hale gelmez. Yargıtay, alacaklıya iki farklı hukuki yol göstermektedir:
a) Sebepsiz Zenginleşme Davası (1 Yıl)
Taraflar arasında temel borç ilişkisi yoksa, alacaklı keşideciye karşı sebepsiz zenginleşme davası açabilir. Bu davanın zamanaşımı süresi 1 yıldır.
Yargıtay HGK, 2012/1098 E.“Sebepsiz zenginleşme davası için öngörülen bir yıllık süre, çekin zamanaşımı süresi dolduktan sonra işlemeye başlar.”
Eğer çek süresinde ibraz edilmemişse, süre ibraz süresinin bitiminden itibaren başlar (HGK, 2011/132 E.).
b) Temel Borç İlişkisine Dayalı Alacak Davası (10 Yıl)
Çek bir mal satışı, hizmet veya ödünç borcu nedeniyle verilmişse, alacaklı temel ilişkiye dayanarak 10 yıllık genel zamanaşımı süresi içinde dava açabilir.
Yargıtay 19. HD, 2018/2556 E.“BK 125. madde gereği dava 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olup, zamanaşımı nedeniyle reddi doğru değildir.”
Bu durumda çek, “yazılı delil başlangıcı” sayılır ve tanık dahil her türlü delille desteklenebilir.
4. Zamanaşımını Kesen İşlemler: Her Talep Süreyi Durdurmaz
Yargıtay’a göre, zamanaşımını kesen işlemler yalnızca alacağı ilerletici nitelikte olanlardır:
Dava açılması,
Takip talebinde bulunulması,
Davanın ihbar edilmesi,
Alacağın iflas masasına bildirilmesi.
Ancak icra dosyasında yapılan bazı işlemler zamanaşımını kesmez.
Yargıtay 12. HD, 2022/9057 E.“Dosyanın yenilenmesi, malvarlığı sorgusu veya haczin kaldırılması gibi talepler icra takip işlemi olmadığından zaman aşımını kesmez.”
Bu nedenle, takibi sürdürmeyen dosyalar alacaklının hakkını tamamen düşürebilir.
5. Muhatap Bankanın Sorumluluğunda Zamanaşımı
Bankanın, çek yaprağı başına ödemekle yükümlü olduğu garanti tutarına ilişkin sorumluluğu farklı bir zamanaşımı süresine tabidir.
Yargıtay 11. HD, 2008/13013 E.“Bankanın sorumluluğu gayri nakdi kredi sözleşmesine dayandığından, Borçlar Kanunu’ndaki 10 yıllık genel zamanaşımı süresi uygulanır.”
6. Çek Borçluları Arasındaki Rücu Hakkı
Çeki ödeyen bir borçlu (örneğin ciranta), kendisinden önceki borçlulara 6 ay içinde rücu edebilir.
TTK m. 726/2 – Yargıtay 19. HD, 2012/14488 E.“Rücu hakkı, çeki ödeyen borçlunun ödeme veya çekin kendisine karşı ileri sürülme tarihinden itibaren altı ay geçmekle zamanaşımına uğrar.”
7. Tahrif Edilmiş Çeklerde Zamanaşımı ve Hak Kaybı
Çekin keşide tarihi gibi esaslı unsurlarında yapılan tahrifat, senedi tamamen geçersiz hale getirir.
Yargıtay 11. HD, 2016/107 E.“Tahrif edilmiş bir çeke dayanılarak TTK kapsamında sebepsiz zenginleşme davası dahi açılamaz.”
Bu durumda alacaklı, tam bir hak kaybı yaşar.
Çek zamanaşımı süreleri, ibraz tarihine, işlem türüne ve taraf sıfatına göre değişmektedir.
Yanlış yorumlanan bir süre, alacağın tamamen kaybına yol açabilir.
Bu nedenle çek alacaklarında sürelere ilişkin hesaplama, itiraz ve dava süreçleri mutlaka deneyimli bir avukat tarafından yürütülmelidir.


